Yeni yıl kapıyı çalmadan zamlar çoktan evimize, cebimize, soframıza girmiş durumda. Asgari ücrete yapılan yüzde 30 zam, ilk bakışta sevindirici gibi görünse de; poşet fiyatlarının yüzde 100 artması, ev kiralarının yüzde 60 yükselmesi ve market raflarındaki etiketlerin güncellenmesiyle kazancın eriyip gitmesi uzun sürmedi. Şimdi, bir kez daha aynı soruyla karşı karşıyayız: Bu yükü nasıl taşıyacağız?
Poşet Fiyatları: Küçük Görünüp Büyük Vuran Artış
Eskiden bir poşet 25 kuruştu, artık 50 kuruş. Belki küçük bir detay gibi görünüyor ama toplu alışverişlerde 4-5 poşet kullanan bir aile için bu artış ay sonunda bütçeyi zorluyor. Poşet fiyatlarının yükselmesi, sadece plastik kullanımını azaltmaya yönelik bir önlem mi, yoksa vatandaşın sırtındaki yükü daha da ağırlaştıran bir hamle mi?
Ev Kiraları: Barınmak Lüks Olmamalı!
Kiralar artık asgari ücretin neredeyse tamamını yutuyor. 10 bin liradan aşağıya düzgün bir ev bulmak neredeyse imkânsız hale geldi. İnsanlar daha uygun fiyatlı kiralık evler ararken ya eski binalara razı oluyor ya da şehirden uzaklaşıyor. Peki, barınma temel bir hak değil miydi? Ev sahipleri de zamlarla boğuşuyor; fakat artışların bu denli kontrolsüz olması toplumun en kırılgan kesimini zorluyor.
Market Rafları: Etiketler Değişiyor, Umutlar Eksiliyor
Marketlerde hemen her ürünün fiyatı haftalık olarak değişiyor. Yağdan süte, undan ete kadar temel ihtiyaçlar artık "lüks tüketim" listesine ekleniyor. Vatandaşlar alışveriş arabalarını doldurmak yerine sepetlerini kontrol ederek birkaç ürünle kasaya yöneliyor. Etiketlere bakıp, “bu da mı zamlandı?” sorusunu sormak sıradan hale geldi.
Dersler ve Çözüm Önerileri
Bu zam fırtınası karşısında hepimizin alması gereken dersler var. Öncelikle, bütçemizi daha dikkatli yönetmeyi öğrenmeliyiz. Alışveriş listeleri yaparak gereksiz harcamalardan kaçınmalı, indirim günlerini takip etmeli ve toplu alımlar yaparak tasarruf yollarını aramalıyız.
Bireysel çabalar elbette önemli, fakat asıl çözümün sistematik düzenlemelerden geçtiğini unutmamalıyız. Devletin fiyat denetimleri, kira kontrol mekanizmaları ve tarımsal üretimi destekleyici politikalar uygulaması gerekiyor. Market zincirlerinde sıkı denetimlerle fırsatçılığın önüne geçilmeli.
Hayat Pahalı Ama Umut Ücretsiz
Zamlarla gelen yeni yılda zor günler yaşayabiliriz, ancak unutmamalıyız ki birlikte hareket edersek, birbirimize destek olursak bu yükleri hafifletebiliriz. Komşuluk ilişkilerini güçlendirmek, yardımlaşmak ve sesimizi demokratik yollarla duyurmak elimizde. Unutmayalım, zamlar cüzdanlarımızı zorlayabilir ama dayanışmamızı engelleyemez.
Yeni yılın daha adil, daha umut dolu ve ekonomik zorlukların hafiflediği bir dönem olması dileğiyle...