AĞIRALİOĞLU’NDAN DİKKAT ÇEKEN ÇIKIŞ:
“BU ÜLKE NE SÖMÜRGE NE DE VALİLİK MAKAMI”
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, bir büyükelçinin açıklamalarına yönelik sert ifadeler içeren dikkat çekici bir değerlendirmede bulundu. Diplomasi dilinin ölçülülüğüne vurgu yapan Ağıralioğlu, Türkiye’nin tarihsel derinliğine ve devlet geleneğine atıfta bulunarak, yabancı temsilcilerin bulundukları makamın sorumluluğunun farkında olması gerektiğini söyledi.
Ağıralioğlu açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Sayın Büyükelçi,
Bulunduğunuz ülke bir imparatorluğun varisidir; Vestfalya düzeninden beri Düvel-i Muazzama içerisinde yer almış, asırlardır devlet aklıyla hareket etmiş bir milletin devletidir. Lütfen oturduğunuz koltuğun da bulunduğunuz ülkenin tarihî vakarının da farkında olarak davranınız. Burası ne sizin müstemlekenizdir ne de siz buraya tayin edilmiş bir sömürge valisisiniz."
Diplomasinin nezaket ve ölçü gerektirdiğini belirten Ağıralioğlu, devletler arası ilişkilerin gelişi güzel söylemlerle değil, köklü bir siyasi adabın gözetilmesiyle sürdürülebileceğini ifade etti:
"Hariciye işleri ağza gelenin akla estiği gibi söyleneceği değil; sözün en kontrollü, en terbiyeli, en ölçülü şekilde kurulacağı yerdir. Bu gerçeği hatırlamadan yapılan her çıkış diplomasi değil, polemiktir. Bu devlet kendi kararını kendi verir; kimseden izin, icazet, talimat almaz."
Açıklamasında Türkiye’nin bin yıllık diplomasi geçmişine ve devlet hafızasına da yer veren Ağıralioğlu, bu coğrafyada elçilerin daima misafir edildiğini ancak devlet vakarının daima korunduğunu dile getirdi:
"Hatırlatırım ki bu topraklarda bin yıldır elçiler ağırladık, elçiler uğurladık; ne elçiler geldi, ne elçiler geçti… Türkiye bin yıldır dimdik ayakta duruyor ve yarın da aynı vakar ile durmaya devam edecektir. Ve bilin ki mevzu Türkiye olduğunda, burada ne konuşulmayacağını da nasıl konuşulacağını da bilmek zorundasınız."
Yavuz Ağıralioğlu’nun sözleri, diplomatik teamül ve devlet ciddiyeti vurgusuyla siyaset ve kamuoyu gündeminde geniş yankı uyandırdı. Açıklamalar, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerdeki duruşu ve diplomatik iletişim sınırları üzerine tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Haber Merkezi
