Ankara Büyükşehir Belediyesi, ‘Afet Farkındalık ve Temel İlk Yardım Eğitimlerini sürdürüyor. Son eğitime 220 gönüllü katılım gösterirken, 2021 yılından bu yana devam eden eğitimlere katılanların sayısı 5 bini geçti.
ANKARA (İGFA) - Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı Afet Teknolojileri İzleme ve Eğitim Şube Müdürlüğü, kentin tüm paydaşlarını kapsayan Afet Farkındalık ve İlk Yardım Eğitimlerine tüm hızıyla devam ediyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi ve AKUT Arama Kurtarma Derneği koordinasyonunda düzenlenen yeni dönemin ilk eğitimi, Türkiye Barolar Birliği’nden 220 afet gönüllüsünün katılımıyla gerçekleştirildi.
Büyükşehir Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenlenen ve Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Mutlu Gürler’in video konferans aracılığıyla katıldığı eğitime, Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Kemal Çokakoğlu ve gönüllüler katıldı.
AFET GÖNÜLLÜSÜ SAYISI 5 BİNİ AŞTI
2021 yılında düzenlenmeye başlanan Afet Farkındalık ve Temel İlk Yardım Eğitimleri sonucunda afet gönüllüsü sayısı 5 bin 170’e ulaştı.
Uzman eğitmenler eşliğinde düzenlenen eğitimler; afet farkındalık ve temel ilk yardım, tahliye ve lojistik destek grubu ile hafif arama kurtarma eğitimi olmak üzere üç ana başlıkta gerçekleştirilmeye devam edecek.
“KURUMSAL KAPASİTEMİZİ ARTIRMAK İÇİN ÇOK ÖNEMLİ İŞLER YAPTIK”
Eğitimin açılış konuşmasını yapan Ankara Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Kemal Çokakoğlu, “Gün geçmiyor ki afetlerle karşı karşıya kalmayalım. Gerek iklim değişikliği gerekse tektonik hareketlerin sıklaşması, afetlerin artmasına sebep oldu. Bütün ülkeler çok büyük afetlerle karşı karşıya kalıyor. Bu afetler hem kendi bireysel hayatlarımızda hem de küresel anlamda kriz yönetiminin daha çok öne çıktığı yenidünya düzenini yarattı. Krizi ne kadar iyi ön görürsek o kadar iyi yönetiriz ve sonucunda yani yaraların sarılması noktasında gerekli hassasiyetleri göstererek krizden en az zararla kurtulmanın yolunu seçmiş oluruz” dedi.
Afet durumlarına kurum olarak hazır olunması gerektiğini vurgulayan Çokakoğlu, “Biz Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak daha önce yapılanlara ilaveten kurumsal kapasitemizi artırmak için çok önemli işler yaptık. Teknik donanım ve teçhizatları en üst seviyeye çıkarmak için bütçemizden ciddi paralar harcadık. Bugün Ankara Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı zannediyorum İstanbul’dan sonraki en kapsamlı ve en donanımlı daire başkanlığı hâline geldi. Devletimizin diğer ekipleri ile birlikte Ankara Büyükşehir Belediyesi, Elazığ’da, İzmir’de ve 11 ilimizi kapsayan büyük depremde sahada yer alan kurumlardan biri oldu” ifadelerini kullandı.
“TOPLUMUN BÜTÜN KESİMİNDE AFET DUYARLILIĞININ OLUŞMASINI İSTİYORUZ”
Eğitime video konferans yöntemiyle katılan Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Mutlu Gürler ise “Afetlerin öncesinde alınacak önleyici tedbirler ve kentlerin afetlere dirençli hale getirilmesi hedefi, Birleşmiş Milletler tarafından uluslararası norm olarak kabul edilmiştir. Biz de, Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi olarak, ülkemizde ‘afet öncesi afet farkındalığının’ artırılmasına katkı verme çabası içerisindeyiz. Maraş ve Hatay merkezli 6 Şubat Depremlerinde bir kez daha gördük ki ülkemiz, büyük afetlere hazırlıklı olmadan yakalandığında acılarımız büyüyor, kayıplarımız ise artıyor. Toplumsal farkındalığı yükseltecek planlı çalışmalar yeterli seviyeye ulaşmadığı için ülkemiz her afette büyük bir şok ve yıkım yaşıyor” ifadelerini kullandı.
Gürler, konuşmasına şöyle devam etti:
“Afet sonrası yapılacak iyileştirmelerin mali ve insani boyutları çok daha can yakıcı ve yıkıcı olabiliyor. Dolayısıyla afetler öncesinde alınacak koruyucu tedbirler, ortaya çıkacak felaketin boyutlarını dengelemek ve toplumsal güvenliği sağlamak açısından büyük öneme sahip. İstiyoruz ki, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin başlatmış olduğu afet farkındalık çalışmalarının farklı sosyal kitlelere ulaştırılmasıyla, toplumun bütün kesimlerinde geniş bir afet duyarlılığı oluşsun. Bu çerçevede; afetlere karşı hem yardımlaşma planlamamızı hem yapacağımız çalışmaların temel dinamiklerini hem de iletişim kuracağımız yeni paydaşlarımızla süreci ortaklaşa ilerletme yönündeki çabalarımızı artırarak sürdürüyoruz. Türkiye Barolar Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Apartman Görevlileri Sendikası, Türkiye Ormancılar Derneği gibi ülkemizin saygın; çok geniş kitlelere ulaşmış mesleki kitle örgütleri, sendikalar, sivil toplum kuruluşları, gönüllü organizasyonlar gibi birçok farklı kitleye ulaşmış ve onlarla çeşitli iş birlikleri yapmış bulunmaktayız. Bu çalışmaları hazırlayıp bizi burada buluşturan eğitim şubemize, emeği geçen bütün değerli personelime ve çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”