ALİ YAZAN ORDU /YENİÇAĞ
Türkiye genelinde art arda yaşanan kadın cinayetleri toplumun vicdanını sarsarken, CHP Ordu İl Kadın Kolları Başkanı Nilgün Yılmaz önemli bir açıklamada bulundu. Kadına yönelik şiddetin artık münferit bir durum değil, derin bir toplumsal ve siyasal sorun haline geldiğini vurgulayan Yılmaz, yetkilileri kararlı adımlar atmaya çağırdı.
“HAYALLERİ YARIM KALAN KADINLARDAN BAHSEDİYORUZ”
Kadın cinayetlerinin yalnızca istatistiksel verilerden ibaret olmadığını dile getiren Yılmaz, her bir cinayetin arkasında hayalleri yarım kalan, sevdiklerinden koparılan bir hayat olduğunu belirtti:
“Son zamanlarda ardı arkası kesilmeyen kadın cinayetleri, toplumumuzun kanayan yarası olmaya devam ediyor. Bu sadece sayılardan ibaret bir durum değil; yaşamları çalınan, hayalleri yarım kalan kadınlardan bahsediyoruz.”
“KADIN CİNAYETLERİ KADIN SORUNU DEĞİL, ERKEK ŞİDDETİ SORUNUDUR”
Yılmaz, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin şiddetin temel kaynağı olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
“Kadın cinayetleri bir kadın sorunu değil, apaçık bir erkek şiddeti sorunudur. Sessiz kalmak, bu suça ortak olmaktır. Bu şiddeti doğuran zihniyetle topyekûn mücadele edilmelidir.”
“ATATÜRK’ÜN AYDINLIK MİRASINA SAHİP ÇIKIYORUZ”
Cumhuriyet devrimlerinin kadın hakları mücadelesindeki yerine dikkat çeken Nilgün Yılmaz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerini hatırlattı:
“Mustafa Kemal Atatürk, ‘Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir’ diyerek kadının toplumdaki yerini en net şekilde ifade etmiştir. Kadınlara seçme ve seçilme hakkını birçok Avrupa ülkesinden önce tanıyan Atatürk’ün izindeyiz.”
“KADIN HAKLARI SİSTEMATİK BİÇİMDE GERİ ALINMAK İSTENİYOR”
Günümüzde kadınların uzun mücadeleler sonucu kazandığı hakların tehlike altında olduğunu ifade eden Yılmaz, kadınların hedef gösterildiğini, şiddetin ise sıradanlaştırılmaya çalışıldığını belirtti:
“Kadınların kazanımları yok sayılmakta, şiddet normalleştirilmeye çalışılmakta. Bu karanlık tabloyu kabul etmiyoruz.”
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN ÇIKMAK KADINLARIN YAŞAM HAKKINI TEHDİT ETTİ”
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını eleştiren Yılmaz, bu sözleşmenin şiddeti önleme, failleri cezalandırma ve mağdurları koruma yönünde hayati önem taşıdığını vurguladı:
“Sözleşmeden çıkılması, kadınların yaşam hakkını tehdit eden bir adımdı. Bu karar geri alınmalıdır.”
“6284 SAYILI KANUN UYGULANIRSA KADINLAR YAŞAR”
Yılmaz, kadınları koruma amacı taşıyan 6284 sayılı Kanun’un ya yeterince uygulanmadığını ya da etkisizleştirilmeye çalışıldığını ifade ederek şu uyarıda bulundu:
“Bu kanun etkin biçimde uygulanırsa kadınlar yaşar. Ancak uygulamadaki zafiyetler kadınların can güvenliğini tehlikeye atıyor. Bu kabul edilemez.”
“KADINLARA YÖNELİK ŞİDDET SİSTEMATİK VE POLİTİK BİR SORUNDUR”
Kadınların yaşadığı sorunların bireysel değil, uygulanan politikaların sonucu olduğunu belirten Yılmaz, kadınların özgürleşmesi için verilen mücadelenin insani olduğu kadar siyasi bir sorumluluk olduğunu dile getirdi:
“Şiddet, eşitsizlik, ekonomik bağımlılık, eğitimden dışlanma; bunların hepsi politik tercihlerle ilgilidir. Bu mücadele hem insanlık hem demokrasi mücadelesidir.”
TOPLUMA ÇAĞRI: “HAKLARIMIZDAN VE HAYATLARIMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Açıklamasının sonunda topluma seslenen Nilgün Yılmaz, çağdaş haklardan ve kazanımlardan geri adım atmayacaklarını şu sözlerle vurguladı:
“Biz kadınlar olarak eşit, özgür ve şiddetsiz bir yaşamı savunuyoruz. Atatürk’ün bizlere emanet ettiği çağdaş haklarımızdan da, İstanbul Sözleşmesi’nden de, 6284 sayılı Kanun’dan da asla vazgeçmeyeceğiz. Bugün bir kez daha yüksek sesle haykırıyoruz: Kadınları değil, şiddeti durdurun!”
Kaynak: Haber Merkezi
