Son dönemde dünya piyasalarını etkileyen şaşırtıcı bir gelişme, takı ve kuyumculuk sektörünü alarma geçirdi. Çin’den ithal edilen bazı bileziklerin, az miktarda altın kullanılarak üretilip piyasaya "altın" olarak sunulduğu ortaya çıktı. Sahte ürünlerin, uzmanlar tarafından bile dışarıdan bakıldığında gerçek olup olmadığının anlaşılmasının neredeyse imkânsız olduğu belirtildi. Bu durum hem tüketiciler hem de sektör temsilcileri için ciddi riskler doğuruyor.
Nasıl Yapılıyor?
Söz konusu bileziklerin üretiminde kullanılan yöntem, teknolojik bir illüzyon yaratmaya dayanıyor:
Altın Kaplama Kullanımı:
Sahte bileziklerin dış yüzeyi genellikle gerçek altın ile kaplanıyor. Bu yöntem, ürünün parlaklık ve dokusunu, gerçek altın ürünlerle neredeyse birebir aynı hale getiriyor. Ancak iç kısmında çok daha ucuz ve ağır olan tungsten ya da bakır gibi metaller bulunuyor.
Kimyasal İşlemler:
Altın kaplamanın uzun ömürlü olması için kimyasal işlemlerle kaplamanın dayanıklılığı artırılıyor. Bu, ürünün gerçek altın gibi görünmesini sağlarken, sahte olduğunu anlamayı da zorlaştırıyor.
Ağırlık ve Görsel Yanılsama:
Ürünler, altının özgül ağırlığına yakın bir ağırlık sağlamak amacıyla özel metallerle dolduruluyor. Böylece tartıldığında veya el ile incelendiğinde gerçek altın olduğu izlenimi yaratılıyor.
Sahte Damgalama:
Bazı üreticiler, bileziklere gerçeğiyle aynı damgaları işliyor. Bu da ürünün orijinalliğini sorgulamayı daha da güçleştiriyor.
Sahte Altın Nasıl Anlaşılır?
Sahte bileziklerin en büyük tehlikesi, ürünü incelemeden ya da kesmeden anlaşılmasının neredeyse imkânsız olması. Ancak bazı ipuçları, tüketicilere yardımcı olabilir:
Kuyumculuk sektöründeki uzmanlar, sahte ürünlerin piyasada dolaşmasının hem ekonomik hem de itibar kaybına yol açacağını belirtiyor. Tüketiciler, yatırım amacıyla aldıkları ürünlerde dolandırıcılık riskiyle karşı karşıya. Özellikle altın fiyatlarının yükseldiği dönemlerde bu tür sahtecilik yöntemleri daha sık görülüyor.
Yetkililere Çağrı
Altın ve mücevher sektöründe faaliyet gösteren kuruluşlar, bu soruna karşı daha sıkı denetimlerin yapılması gerektiğini vurguluyor. Tüketicilere ise yalnızca güvenilir kuyumculardan ve sertifikalı ürünlerden alışveriş yapmaları öneriliyor.
Çin'den gelen bu yeni sahte altın tehlikesi, yalnızca bireylerin değil, sektörün de karşı karşıya olduğu büyük bir problem. Uzmanlar, tüketicilerin dikkatli olması ve ürünlerin orijinalliğini sorgulamaktan çekinmemesi gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor. "Az miktarda altınla yapılan büyük kandırmaca," maddi ve manevi kayıplara yol açmaması için daha sıkı düzenlemeler ve bilinçlendirme kampanyalarını zorunlu kılıyor.
Haber: Metin KURT / Haber Merkezi