Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Enflasyon son 3 ayda 23,5 puan düştü

YILMAZ: Güven duyulan bir programımız var

GÜNDEM 28.09.2024 11:02:00
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: Enflasyon son 3 ayda 23,5 puan düştü

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: ‘Enflasyon son 3 ayda 23,5 puan düştü. Güven duyulan bir programımız var’ dedi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın CNN TÜRK ’te enflasyon ile ilgili yaptığı açıklamada ‘’Enflasyon son 3 ayda 23,5 puan düştü. Güven duyulan bir programımız var' ifadelerine yer vermesi , Türkiye’de enflasyonun mevcut durumunu, vatandaşın bu durumu nasıl hissettiğini ve TÜİK verilerinin halkın deneyimiyle örtüşüp örtüşmediği sorularını gündeme getiriyor.

Türkiye'deki Gerçek Enflasyon Nedir?

Enflasyon, fiyatların genel düzeyindeki sürekli artışı ifade eder ve halkın satın alma gücünü doğrudan etkiler. Türkiye’de enflasyon, uzun süredir yüksek seviyelerde seyrediyor. TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından açıklanan resmi enflasyon oranları, genellikle hükümetin temel aldığı veriler oluyor. Ancak, birçok vatandaş ve ekonomist, resmi enflasyon rakamlarının, piyasada hissedilen enflasyonu tam olarak yansıtmadığını savunuyor.

TÜİK Verilerine Göre Enflasyon:

  • TÜİK, her ay düzenli olarak enflasyon verilerini açıklıyor. Bu veriler, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) gibi farklı göstergelerle ölçülüyor.
  • 2024 yılı itibarıyla, enflasyon oranları yıllık bazda %50 civarlarında seyretti. TÜİK'in verileri, genel enflasyon trendini gösterse de, halkın günlük hayatında karşılaştığı gıda fiyatları, kira artışları ve enerji fiyatları gibi temel harcama kalemleri, hissedilen enflasyonun çok daha yüksek olduğunu ortaya koyuyor.

Vatandaş Enflasyonu Nasıl Hissediyor?

TÜİK’in açıkladığı resmi enflasyon rakamları ile halkın günlük yaşamında karşılaştığı fiyat artışları arasında fark olduğu sıkça dile getiriliyor. Özellikle şu alanlarda enflasyon çok daha fazla hissediliyor:

  1. Gıda Fiyatları: Son yıllarda gıda fiyatlarındaki artış, TÜFE’nin üzerinde bir hızla ilerledi. Vatandaşlar temel tüketim mallarında, özellikle süt, ekmek, et, sebze gibi ürünlerde ciddi fiyat artışları görüyor.
  2. Kira Artışları: Özellikle büyük şehirlerde kiralar hızla yükseldi ve bu durum, yaşam maliyetlerinin artmasına yol açtı.
  3. Enerji ve Yakıt Fiyatları: Elektrik, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarındaki yükseliş, hanehalkı bütçelerini doğrudan etkiliyor.

Bu sebeplerle, vatandaşlar enflasyonu çok daha yüksek bir seviyede hissediyor. Gerçek yaşamda yaşanan enflasyon oranı, birçok kişi için %100'ün üzerinde gibi algılanıyor olabilir.

2024 Yılı 3'er Aylık Enflasyon Karşılaştırması

2024 yılı enflasyon verilerine bakıldığında, yılın ilk üç çeyreğinde enflasyon rakamlarının farklı dinamikler nedeniyle değişiklik gösterdiği görülüyor. Enflasyon verileri genellikle şu şekilde sıralandı:

  • Ocak-Mart 2024: Yüksek oranlarda bir enflasyon yaşandı. Ocak ayında maaş zamlarının etkisiyle talep artışı fiyatları yukarı çekti.
  • Nisan-Haziran 2024: Döviz kurlarındaki dalgalanma ve gıda fiyatlarındaki mevsimsel artışlar enflasyonu yükseltti.
  • Temmuz-Eylül 2024: Cevdet Yılmaz’ın belirttiği gibi, enflasyonda bir düşüş yaşandı ve son üç ayda 23,5 puanlık bir gerileme kaydedildi. Ancak bu düşüş, özellikle yıllık enflasyon oranlarına bakıldığında hâlâ oldukça yüksek.

Bu karşılaştırmalar, enflasyonda kısa vadeli bir iyileşme olduğunu gösterse de, bu durum vatandaşların hayatında henüz anlamlı bir rahatlama yaratmadı.

TÜİK Verileri ve Piyasada Hissedilen Enflasyon

  • Resmi TÜİK verileri yıllık bazda enflasyonu %50 civarında gösterse de, piyasalarda hissedilen enflasyonun çok daha yüksek olduğu düşünülüyor. Özellikle bağımsız enflasyon araştırma grupları (ENAG gibi) tarafından yapılan çalışmalar, resmi verilerin üzerinde enflasyon oranları açıklıyor. ENAG, yıllık enflasyonu %100’ün üzerinde raporluyor.

Yaşam Standartları ve Enflasyonla Mücadele

Türkiye’de yaşam standartları son yıllarda enflasyonun etkisiyle zorlaştı. Gelirlerin enflasyon karşısında yetersiz kalması, alım gücünü düşürdü. Hükümetin enflasyonla mücadele için aldığı bazı önlemler şunlar:

  • Faiz artırımları ile enflasyonu kontrol altına alma çabaları.
  • Kredi faiz oranlarının düzenlenmesi ve fiyat artışlarının kontrol altına alınması.
  • Sıkı mali politikalar ve kamu harcamalarının sınırlandırılması.

Ancak, bu önlemler kısa vadede ekonomide durgunluk yaratabileceği için halkın günlük yaşamında gözle görülür bir rahatlama henüz sağlanamadı.

Sonuç

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ın açıkladığı güven duyulan bir programın uygulanıyor olması, enflasyonla mücadelede atılan adımları vurguluyor. Ancak TÜİK verileri ile halkın hissettiği enflasyon arasındaki fark, vatandaşın ekonomik sıkıntılarının henüz hafiflemediğini gösteriyor. Yaşam standartları zorlaşırken, enflasyonla mücadele uzun vadeli bir süreç gerektiriyor., Türkiye’de enflasyonun mevcut durumunu, vatandaşın bu durumu nasıl hissettiğini ve TÜİK verilerinin halkın deneyimiyle örtüşüp örtüşmediği sorularını gündeme getiriyor.

 

Haber: Metin KURT / Haber Merkezi


aksarayhaber.net