Basına ve Kamuoyuna,
10 Aralık'ta asgari ücret tiyatrosunun perdesi açıldı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplandı. Ancak ilk iki toplantıda asgari ücrete ilişkin herhangi bir rakam bile konuşulmadı. Tabandan gelen baskının etkisiyle Türk-İş yetkilileri, asgari ücretin 29 bin 583 TL olması gerektiğini açıkladı. Ancak yoksulluk sınırının 72 bin lira olduğu bir ortamda, bu rakam işçilerin insanca yaşam koşullarından mahrum bırakılmasına onay vermek anlamına geldi.
Türk-İş, son toplantıya katılmama kararı alarak süreci protesto etti. Patronların temsilcileri ise "gerçekleşen enflasyon" ve "hedeflenen enflasyon" kavramlarına sığındılar. Hedeflenen enflasyon oranında artış dayatılarak, on milyonlarca asgari ücretli işçi ve ailesi açlık sınırına mahkûm edildi.
İktidar ve patronlar, yüksek asgari ücretin enflasyonu artıracağı yalanına sarıldı. Toplantılarda bu görüş ısrarla dile getirildi. AKP iktidarı, Türk-İş'in yoksulluk sınırının yarısının altında kalan önerisine bile tepki gösterdi ve asgari ücretin yüksek enflasyon yaratacağı iddiasını destekledi.
Sonuç olarak, asgari ücret 22 bin 104 lira olarak belirlendi. AKP iktidarının temsilcileri, asgari ücretli işçilerin "enflasyona ezdirilmediği" yalanını dile getirmeye devam etti. Ancak emekçiler, ekonomik krizin etkilerini her geçen gün daha yakıcı şekilde hissetmektedir. Temel tüketim maddelerine sürekli zam yapılırken, elektrik, su ve doğalgaz faturalarını ödemekte zorlanan işçiler, sefalet koşullarına itildi.
Bu şartlar altında, AKP iktidarı tarafından dayatılan 22 bin 104 liralık sefalet ücretine karşı biz işçi sınıfı ve emekçiler, işyerlerinde birlik olarak mücadeleyi yükseltme çağrısında bulunuyoruz.
Dev Yapı İş Aksaray İşçi Birliği
Haber: Metin KURT / Haber Merkezi