İYİ Parti'den İlber Ortaylı'ya destek

Irkçılık yapan ırkçılık ile suçluyor

GÜNDEM 27.08.2025 18:11:00
İYİ Parti

İYİ Partili Kavuncu, İlber Ortalı'nın yazısına gelen tepkilere karşı açıklama yaparak "Irkçılık yapanlar başkalarını ırkçılık yapmakla suçluyor" dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Buğra Kavuncu, İlber Ortaylı’nın son yazısına tepki gösteren DEM Partililere yüklendi. “Irkçılık yapanlar başkalarını ırkçılık yapmakla suçluyor” diyen Kavuncu,” Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde sözde Ermeni soykırımından bahsedenler, Talat Paşa’yı soykırımcı olarak niteleyenler bu konuda söz söyleme cüretinde bulunamaz.” ifadesini kullandı.

İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Buğra Kavuncu, TBMM’de gündeme dair açıklamalarda bulundu.

1kapak-008.jpg

Afyonkarahisar’daki Büyük Taarruz kutlamalarına İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun ve Genel Başkan Yardımcıları Alper Akdoğan ve Cenk Özatıcı ile katıldıklarını hatırlatan Kavuncu, “Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı, istiklalimizin netleştiği ve perçinlendiği Büyük Taarruz’u en güçlü şekilde idrak ettik. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapmış olduğu gösteriler, özellikle pilotumuzun gerçekleştirmiş olduğu solo gösteri bizleri gururlandırdı. Gösterisini pilot kabininden “Ne mutlu Türküm diyene” diyerek sonlandırdı. 30 Ağustos Zafer Bayramı’na da yaklaşmış bulunuyoruz, bugünden onu da kutluyoruz” dedi.

EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE TEPKİ

EGM’nin hazırladığı kutlama mesajında Atatürk’ün silinmesine tepki gösteren Kavuncu, “Hepimizin zihnine kazınan Mustafa Kemal Atatürk’ün içinde bulunduğu bir fotoğraf, içerisinden Atatürk çıkarılarak servis edildi. Daha sonra tekrar değiştirildi ve yeniden paylaşıldı. Biz İYİ Parti olarak bu konuyla ilgili net bir açıklama yapıyoruz: Bu işin arkasında kim var, sorumlular kimler, bunu kim tezgâhladı? Bunun bir an önce tespit edilmesini, soruşturmanın tamamlanmasını ve bu bilginin kamuoyuyla paylaşılmasını istiyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu, Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili, hele de Emniyet Genel Müdürlüğü içerisinden hiçbir yetkilinin bu şekilde bir girişimde bulunması kabul edilemez, müsamaha gösterilemez. Atatürk’e yönelik saldırılar hiçbir dönemde, bu iktidar döneminde olduğu kadar yoğun olmamıştır. Ancak bütün bunların yanında çok net olarak ifade etmeliyim ki; 23 yıllık AK Parti iktidarında da Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun devrimlerine olan tutku ve sevgi çok daha fazla artmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ü, bu milletin kalbinden ve zihninden ne yaparsanız yapın silemeyeceksiniz.” ifadelerini kullandı.

“CUMHURİYET TARİHİNİN EKONOMİYİ EN FAZLA TAHRİP EDEN İKTİDARIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ”

Ekonomi yönetimine tepki gösteren Kavuncu, “Bu iktidar döneminde Cumhuriyet tarihinde hiçbir iktidarın yapmadığı bir tahribatla da karşı karşıyayız. Biliyorsunuz, uzun bir süredir kamu işçilerinin zam beklentisi vardı. Dün öyle bir sonuç açıklandı ki, kabul edilemeyecek bir rakam ortaya çıktı. Aradaki fark çok büyük. Zira yetkili sendika iki yıl için yüzde 134 zam isterken, dün açıklanan rakam yüzde 27 olarak gerçekleşti. Bu büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Bunun içerisinde refah payı yoktur. Bu açıklanan rakamda geçmişteki kayıpları telafi edecek bir düzenleme de yoktur. Daha önce bizzat Cumhurbaşkanının söz vermiş olduğu seyyanen zam, yani memur emeklisine verilmesi taahhüt edilen ve 18.000 TL’ye çıkmış durumda olan seyyanen zam verilmemiştir. Bir büyük yalan daha bu şekilde ortaya çıkmıştır. Akademik zam olmamıştır. 3600 ek gösterge ve tüm ek göstergelerle ilgili herhangi bir açıklama, herhangi bir taahhüt yoktur. Herhangi bir netice de bulunmamaktadır. Kira yardımı yine bu açıklanan paketin içerisinde yer almamıştır. Sözleşmeli personele sürekli vaat edilen kadro, yine bu paket içerisinde yer almamıştır. Adeta büyük bir beklenti oluşturulmuş, fakat ortaya çıkan sonuçta dağ fare doğurmuştur” dedi.

“AK PARTİ GENEL BAŞKANI’NI AK PARTİ’NİN MALİYE BAKANI YALANLADI”

Kur korumalı mevduat düzenlemesinin kaldırılmasına değinen Kavuncu, “Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek finansal istikrarın daha güçlü olacağını çünkü KKM uygulamasının kaldırıldığını söyledi. Yani iktidarın bu uygulamasının ne kadar büyük bir hata olduğunu ifade etti. Bu hatalı uygulamanın milletimizin üzerine ortalama 70-73 milyar dolar yük yüklediği aşikardır. İktisatçılar ‘Bu yanlış bir uygulamadır, enflasyonu durduramaz’ diye çok söyledi. Erdoğan, 15 Ağustos 2022 tarihinde bu konuyla ilgili ‘Kur garantili milli paradan bahsediyoruz ama bunu hazmedemiyorlar. İktisatçıların bazıları sahiplerine yaranmak için programı kötülüyor’, 19 Aralık 2021’de de ‘Bir Müslüman olarak nas neyi gerektiriyorsa bunu yapmaya devem ediyorum’ dedi. 22 Kasım 2021’de ise ‘Bunlar mandacı iktisatçılar’ dedi. AK Parti Genel Başkanı’nın bu sözlerini yine AK Parti’nin Maliye Bakanı adeta yalanladı. Acaba Mehmet Şimşek sahibinin sesiyle mi konuşuyor? Acaba Mehmet Şimşek mandacı mı? Acaba Mehmet Şimşek bir Müslüman değil mi ve nasa uymuyor mu? Memurumuza sadaka niteliğinde verilen zammın ana sorumlusu da bu iktidardır. Sizden af dilemesi gerekir. Sizin sırtınıza yüklediği bu yükün sorumlusu Erdoğan’dır” şeklinde konuştu.

“MEMURA VERMENİZ GEREKEN ZAM ORANINI GERÇEĞE YAKIN UYGULAYIN”

Kavuncu, “Biz şunlarını istiyoruz. Enflasyonu doğru ölçün. Enflasyonla ilgili tahmininizi doğru yapın. Bu iki veriyi çalıştıktan sonra memura vermeniz gereken zam oranını da gerçeğe yakın bir şekilde uygulayın. Bu bir rezilliktir. Ne enflasyonu doğru ölçüyorsunuz ne de doğru tahmin yapıyorsunuz. Dolayısıyla memura ve çalışana vermiş olduğunuz zam da gerçek dışı oranlarda kalıyor. Sonradan ‘Aradaki farkı kapatıyoruz’ diyorsunuz ama bunun hiçbir faydası yok. Refah kaybı önlenmiyor. Hep başka ülkelerle kıyaslayıp, ‘Dünyada kriz var, enflasyon var’ diyorlar. Yine yalan söylüyorlar. OECD’ye üye ülkelerin ortalama enflasyon oranı ortada. Hepsi tek haneli. Kişi başına düşen gayri safi milli hasılanın miktarında da OECD ülkeleri arasında listenin en sonundayız. Dünyanın en fazla vergi alan ülkesi olmamıza rağmen en az vergi toplayan ülkeyiz. Kayıt dışı ekonomiyi engellemeyen bir ülke konumundayız. Türkiye, tarihinde görmediği bir fecaatle ve ekonomiyi tahrip eden bir iktidarla karşı karşıya.” diye ekledi.

“5 MİLYON EV GENCİ VAR”

Ekonomideki yaşanan sorunların ‘evde oturan başı boş erkek’ problemini de beraberinde getirdiğin savunan ve Hakan Çakır - Ahmet Minguzzi cinayetlerini hatırlatan Kavuncu, “Anna ve babalar, çocuklarını en yakındaki markete göndermekte endişe ediyor. Çünkü çeteleşme ciddi oradan artmış durumda. Ekonominin getirdiği problemler beraberinde başı boşluğu getiriyor. Türkiye’de 18 milyon genç var. Bunların 5 milyon kadarı kayıt dışı. Yani ne bir yerde çalışıyorlar ne de eğitim kurumuna kayıtlılar. Bunları en genci olarak da nitelendirebilirsiniz. 15-29 yaş aralığında yüzde 31’dir bu rakam. Her 3 gençten 1’i evde oturuyor. Avrupa Birliği’nde bu rakam yüzde 17 civarında. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu çetelerle ilgili hazırladığı bir iddianame var. İddianamede ‘Maddi değerlere duyulan iştahın orantısız şekilde arttığı, yasadışı servet edinmek için fırsat oluşturduğu bir ortamdayız. Yozlaşmanın arttığı toplumlarda bu durum çok daha fazla ilerler’ deniliyor. Buna bir de infaz yasalarını ve sürekli yapılan düzenlemeleri ekleyin: Cezaevleri adeta suç üreten yerler haline geliyor. Cezaevinden çıkan mahkumların neredeyse yüzde 45-50’si tekrar suç işliyor. Bütün bunlar da Türkiye’de güvensiz bir ortamın oluşmasına yol açıyor” dedi.

“TÜRKİYE’NİN BU İKTİDARDAN KURTULMASI GEREK”

“Güvensizliğin olduğu bir yerde kalkınma ve hukuk olmaz” diyen Kavuncu, “Herkes kendi hukukunu yaratmaya çalışır. Güvensizlik, birçok sıkıntının başlangıcıdır. Ve maalesef Cumhur İttifakı iktidarının olduğu bu dönemde ekonomi, eğitim ve hukukla beraber güven de ciddi şekilde kaybolmaktadır. Milletimiz bu konuda da büyük bir sıkıntı yaşamakta ve çok ciddi bir muzdariplik içerisindedir. Siyaset kurumunun ve yargının yozlaşmışlığının bedelini bu millet en acı ve en trajik şekilde ödemektedir. Bir kez daha hayatını kaybeden gençlerimize ve acılı ailelerine Allah’tan rahmet diliyorum. Suçluların en ağır şekilde cezalandırılması, öncelikle yakınlarının sonra da kamuoyunun ‘devletim bana arzu ettiğim güvenli ortamı sağlar’ duygusunu yaşaması zorunludur. Bunun da bir iktidar değişikliği ile mümkün olacağını net olarak biliyoruz. Bu iktidarla ne ülkedeki huzur ve istikrar ortamı ne de ekonomiyle ilgili arzu edilen düzenlemeler sağlanabilecektir. Türkiye’nin acilen bu iktidardan kurtulması gerekmektedir” ifadesini kullandı.

İLBER ORTAYLI’YA DESTEK

Kavuncu, İlber Ortaylı’nın son yazısına tepki gösteren DEM Partililere cevap vererek konuşmasını şöyle tamamladı:

“Bu son dönemde ülkede bir moda var. Bölücülük isteyenler, ülkede birlik ve beraberliği sürekli tahrip edenler, çok net şekilde ırkçılık yapanlar, her konuda başkalarını huzursuzluk çıkarmakla, birlik beraberliği bozmakla ve ırkçılık yapmakla trajikomik bir biçimde itham etmeye başladılar. Çok yakın bir zamanda bunun bir örneğini gördük. Türkiye’nin yetiştirdiği, hepimizin saygı duyduğu, çok kıymetli bir değer olan İlber Ortaylı hocamız bir açıklama yaptı. Açıklamasının temeli tamamen su problemi ile ilgiliydi. Önümüzdeki dönemde çevresel sıkıntıların tarımı nasıl etkileyeceği, su savaşlarının petrol savaşlarından daha önemli hale geleceği gerçeğinden yola çıkarak birtakım önerilerde bulundu. Bu öneriler içerisinde Fırat ve Dicle havzasındaki boş köylerin doldurulması, buraların daha aktif kullanılması gerektiğini ifade etti. Bu bağlamda da Uygur ve Kırgız çiftçilerin Türkiye’ye getirilebileceğini, hayvancılık ve tarım faaliyetlerine katkıda bulunabileceklerini dile getirdi. Peki sonra ne gördük? Az önce söylediğim gerçekle karşılaştık. Hakikaten ırkçılık yapan, gerçekten bölücülük yapan birtakım mihraklar, ağza alınmayacak şekilde İlber Hoca’ya yüklendiler. Konu bir kişi veya şahıs özelinde değildi. Peki kimlerdi bunlar? Mesela Mahmur Kampı’ndan Türkiye’ye geri dönüşlerin bireysel değil, kolektif yapılması gerektiğini savunanlar… 1988 ve 1991’de İran’ın kuzeyinden Türkiye’ye gelen Peşmergelerin Türkiye’ye gelmesi için en büyük çabayı gösterenler… 75 Ahıska Türkü Türkiye’ye gelecek diye ortalığı ayağa kaldıranlar… Aynı zamanda kimlerdi bunlar? Suriye’den geçici koruma kapsamında gelen göçmenler ve sığınmacılar konusunda tek cümle etmeyen, en liberal görüşleri savunanlar. Şimdi siz belli bir zümrenin gelmesine ses çıkarmayıp, belli bir grubun gelmesi söz konusu olduğunda bunu ifade edenleri “ırkçılıkla” ve “bölücülükle” suçluyorsanız, bu koca bir aldatmacadır, büyük bir yalandır. Asıl ırkçılık ve bölücülük sizin yaptığınızdır. Paçavra deyince kızıyorlar ama bu ülke sınırları içerisinde bir başka özerk bölgenin bayrağıyla miting yapanlar, tek bir Türk bayrağı bulundurmayanlar bu konularda söz söyleme hakkına sahip değildir. Hele hele ırkçılıkla suçlama hakkına hiç sahip değildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde “Ermeni soykırımı”ndan bahsedenler, Talat Paşa’yı “soykırımcı” olarak niteleyenler bu konuda söz söyleme cüretinde bulunamaz. Az önce de ifade ettim: Mahmur Kampı’ndan bireysel Türkiye’ye geri dönüşleri hatalı ve sakıncalı bulanlar, “Bizden talimat bekleyin, kolektif şekilde geleceksiniz, nerelere yerleşeceğinizi biz söyleyeceğiz” diyerek göç mühendisliği yapanlar, İlber Ortaylı’nın bu sözleri üzerine ortalığı ayağa kaldırırlarsa, samimiyetleriyle ilgili hiçbir güvence veremeyeceklerdir. Türkiye bölünmez bir bütündür. Türkiye bir ulus devlettir. Bu milletin adı bellidir: Türk milleti. Devletin adı Türk devletidir. Ortak bir kimliğimiz vardır. Bu bir ırki kavram değildir. İşte bununla oynamaya kalkanlar, bu konuda şuursuzca beyanlarda bulunanlar asıl ırkçılık yapanlar da bu ülkenin çimento gibi birbirine bağlayan değerleriyle uğraşanlar, onlara zarar verenlerdir.”

 

 

 

 

Kaynak: Haber Merkezi

Anahtar Kelimeler: Parti' İlber Ortaylı' destek
25.7°