Maaş hacizlerinde mevcut yüzde 25’lik kesinti sınırının yüzde 60’a çıkarılması planlanıyor. Bu değişiklik, borçlu çalışanların maaşlarının büyük bir kısmının haczedilebileceği anlamına geliyor. Adalet Bakanlığı kaynakları, düzenlemenin borçların tahsilini hızlandırmayı ve alacaklıların haklarını korumayı amaçladığını belirtiyor.
YÜZDE 60'A YÜKSELECEK: ÇALIŞANLAR İÇİN NE ANLAMA GELİYOR?
Halihazırda İş Kanunu ve İcra ve İflas Kanunu’nun 355. maddesi uyarınca, işçilerin maaşlarının yalnızca dörtte biri (yüzde 25) haczedilebiliyor. Ancak yeni düzenleme ile bu oran yüzde 60’a yükselecek. Örneğin, 20.000 TL maaş alan bir çalışanın maaşından 12.000 TL’ye kadar kesinti yapılabilecek. Bu durum, özellikle birden fazla icra dosyası bulunan borçlular için ciddi bir maddi yük oluşturabilir. Uzmanlar, bu değişikliğin özellikle düşük ve orta gelirli çalışanları zorlayabileceği konusunda uyarıyor.
İSTİSNALAR VE ÖZEL DURUMLAR: NAFAKA HACZİNDE SINIR YOK
Düzenlemede, nafaka borçları için mevcut istisnalar korunuyor. İcra ve İflas Kanunu’na göre, nafaka alacakları için maaşın tamamına haciz konulabiliyor; yeni düzenlemede bu kural değişmeyecek. Ayrıca, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti gibi ödemeler de yüzde 60 sınırına tabi olmayacak ve tamamı haczedilebilecek. Ancak, iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle ödenen tazminatlar haciz dışı kalmaya devam edecek.
MECLİS SÜRECİ VE BEKLENTİLER: NE ZAMAN YÜRÜRLÜĞE GİRECEK?
Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı taslak, önümüzdeki haftalarda TBMM Genel Kurulu’na sunulacak. Kanun teklifinin, mevcut ekonomik koşullar ve artan borç yükü nedeniyle hızla görüşülmesi bekleniyor. Hukukçular, yüzde 60’lık yeni sınırın alacaklılar lehine bir düzenleme olduğunu, ancak borçluların geçimlerini sürdürebilmeleri için ek koruyucu önlemlerin gerektiğini vurguluyor. Özellikle, asgari ücretli çalışanlar için özel bir muafiyet tartışılıyor.
İŞVERENLERİN YENİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ
Yeni düzenleme, işverenlere de ek sorumluluklar getirecek. İcra müdürlükleri tarafından gönderilen maaş haczi müzekkerelerine uyum sağlamak zorunda olan işverenler, kesinti oranını yüzde 60’a göre ayarlayacak. İcra ve İflas Kanunu’nun 356. maddesine göre, kesinti yapmayan veya icra dosyasına ödeme yapmayan işverenler, kesilmeyen tutardan doğrudan sorumlu tutulacak. Bu durum, işverenlerin haciz işlemlerine daha dikkatli yaklaşmasını gerektirecek.
ETKİLERİ VE BEKLENTİLER
Bu değişiklikler, Türkiye'de milyonlarca çalışanı doğrudan ilgilendiriyor. Alacaklılar için tahsilat oranlarının artması beklenirken, borçlular maaşlarının büyük kısmını kaybetme riskiyle karşı karşıya. Uzmanlar, enflasyon ve ekonomik baskılar altında bu düzenlemenin sosyal etkilerini tartışıyor. Taslak yasalaşırsa, 7'den 70'e herkesi etkileyecek bir dönüşüm yaşanacak.
TGRT Haber'e konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Avukat Mustafa Zafer, taslak metin yasalaşırsa gelire göre haciz uygulanabilecek oranları şöyle belirtti;
a) Geliri net asgari ücret kadar olanlar için gelirinin onda biri.
b) Geliri net asgari ücretin iki katına kadar olanlar için gelirinin onda ikisi.
c) Geliri net asgari ücretin üç katına kadar olanlar için gelirinin onda üçü.
ç) Geliri net asgari ücretin beş katına kadar olanlar için gelirinin onda dördü.
d) Geliri net asgari ücretin yedi katına kadar olanlar için gelirinin onda beşi.
22.104 x 7 = 154.728 TL maaş alan bir kişinin aldığı ücretin yarısı 77.364 TL üzerine haciz konulabilecek. (Mevcut uygulamada en fazla (1/4 ‘i olan 38.682 TL kesilebilmekte)
e) Geliri net asgari ücretin dokuz katı ve fazla olanlar için gelirinin onda altısı.
Kaynak: Haber Merkezi