ÖĞRETMENLİK HALDİR, TAVIRDIR, YAŞAM TARZIDIR

ÖĞRETMENLİK HALDİR, TAVIRDIR, YAŞAM TARZIDIR

Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Eğitim Fakültesi, Öğretmenler Günü münasebetiyle, “Cumhuriyet’in 100’üncü Yılında Öğretmenlik” temalı bir etkinlik düzenledi. Etkinlikte söyleşiler ve konserin yanı sıra bir de ödül töreni gerçekleştirildi. 

- Öğretme, Örnek Davranışlarla ve Uygulamalarla Yapılabilir - 

ASÜ Konferans Salonu’ndaki programın açılışında kürsüye gelen Rektör Prof. Dr. Alpay Arıbaş, öğretmenliğin sadece bilgiyi ezberletmek anlamına gelmediğini belirtti. Bilginin kullanımı, sentezlenmesi, analiz edilmesi, sonuca varılması ve nihayetinde toplumsal bir değer oluşturulması sürecini ancak öğretmenlerin sağlayabileceğini kaydeden Rektör Arıbaş, “Hepimiz ilk eğitimlerimizi çocukluk yıllarında ailelerimizden alırız. Ama bu eğitim bir tür ders işleme şeklinde ilerlemez. Daha ziyade örnek davranışlar ve uygulamalarla gerçekleştirilir. Öğretmenlerimiz de akademik bilgiyi aktarmanın yanı sıra, tıpkı ailelerimizde olduğu gibi duruşlarıyla, kişilikleriyle ve örnek ahlaklarıyla öğrencilerine rol model olur, ülkesini ve milletini seven, çalışkan nesiller yetiştirir. Yani burada önemli olan sadece bilgiyi aktarmak değil, haldir, tavırdır, yaşayış tarzıdır…” dedi. Peygamber Efendimizin ‘Ben bir muallimim’ mealindeki hadis-i şeriflerine atıf yapan ASÜ Rektörü, “Kur’an-ı Kerim’de de Peygamberimizin bizler için örneklik teşkil ettiğini belirten ayetler var. Buradan da anlamaktayız ki; asıl olan yaşayarak, yaşatarak, örneklikle öğretmektir” dedi. Arıbaş, konuşmasını şu şekilde tamamladı: “24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesi ile Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, ebediyete irtihal etmiş ve vazifesini yaparken şehadete yürümüş öğretmenlerimizi rahmetle anıyor, görevi başına olan öğretmenlerimizin ve öğretmen adayı gençlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutluyoruz.”

- Öğretmen Olmakla Öğretmenlik Yapmak Aynı Şey Değildir - 

Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Arzu Doğru da etkinliğin açılışında kısa bir konuşma yaptı. İnternet ortamında artık her bilgiye ulaşmanın mümkün olduğunu, bu çağın çocuk ve gençlerinin merak ettikleri bilgilere kolaylıkla erişebildiğini ileten Prof. Doğru, “Bilgiye kolayca erişmek öğretmene ihtiyaç kalmadığı anlamına gelir mi?” diye sordu. Soruya, öğretmen olmanın ne olduğunu anlamadan verilecek cevapların “evet” olabileceğini kaydeden Arzu Doğru, “Öğretmen olmayı derinlemesine anlamak gerekiyor. Öğretmenin asıl işi, edindiği bilgi ve tecrübeleri aktarmaktır; bilgiyi bir yük gibi öğrencilere yüklemek değildir! Öğrenciyi bilgi hamalı olarak görmek öğretmen olmak anlamına gelmiyor. Öğretmen, öğrencinin edindiği bilgi ve donanımı ne zaman, nerede ve nasıl kullanacağını, bu bilgiyi kendisi ve toplum için nasıl değere dönüştüreceğini de öğretir. Öğretmen olmakla öğretmenlik yapmak arasında fark vardır” dedi. Açılış konuşmalarının ardından ASÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Barış Eroğlu kürsüye geldi ve “Dijital Çağda Öğretmen Olmak” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Hemen ardından da Doç. Dr. Gülistan Yalçın “Kapsayıcı Eğitim Uygulamaları” konusunda bilgiler verdi. Programın son kısmında Müzik Bölümü akademisyenleri dönüşümlü olarak sahneye geldi ve güne özel hazırladıkları sekiz eserden oluşan repertuvarı seslendirdi. Konserin diğer bölümünde ise akademisyenler ve öğrenciler koro halinde dört eser icra etti.

Etkinlik, “2209 Üniversite Öğrencileri Araştırma Projelerini Destekleme Programı” kapsamında başarılı çalışmalar yapan öğrenciler ve danışmanlarına belgelerinin takdim edilmesiyle tamamlandı.