Özdağ, Büyükşehir Belediye Başkan Adaylarıyla Eskişehir Mitinginde Buluştu
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Azmi Karamahmutoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı Bartu Soral, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Naşit Birgüvi, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Oğuz Beki ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Bayram Kazancı, dün (3 Mart Pazar) Zafer Partisi Eskişehir Mitinginde bir araya geldi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, dün (3 Mart Pazar) Eskişehir Mitinginde önemli açıklamalarda bulundu.
Prof. Dr. Ümit Özdağ: ‘’Ülkemize yönelik her geçen gün artarak, yükselerek gerçekleşen sessiz işgale karşı, 13 milyon sığınmacı ve kaçağın istilasın karşı, bu istilayı mümkün kılan AKP politikalarına karşı direnen tek parti olan Zafer Partisi adına sizleri selamlıyorum. Bize İkizdere’de, Milas’ta, Akbelen’de, İzmir’de, Seferihisar’da, Kayseri’de, Dereli ’de ve Erzincan’da İliç’te, Türk vatanını zehirleyen ve tahrip edenle mücadele eden tek parti olan Zafer Partisi adına sizleri selamlıyorum. Köy okullarını tekrar açacak, deniz ve hava liselerini tekrar açacak, askeri ortaokulları kuracak, askeri hastaneleri kuracak, askeri yargıyı kuracak ve Atatürk düşmanı hainleri Türk ordusunda barındırmayacak şerefli, Atatürkçü teğmenleri göreve iade edecek Zafer Partisi adına sizleri selamlıyorum. Sizi tutuklamalara, ambargolara baskılara rağmen direnerek yükselen Zafer Partisi adına selamlıyorum. Duyuyorum ki seçimden önce yine Zafer Partisi’ne, Zafer Partisi’nin yiğit evlatlarına bir operasyon hazırlığı içindeymişsiniz. Operasyonunuz batsın. Bizi korkutacağınızı mı zannediyorsunuz. Hadi oradan!
Sevgili Eskişehirliler, sevgili yurttaşlarım, büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gerçek Partisi, Zafer Partisi adına sizleri selamlıyorum. Sevgili yurttaşlarım, sevgili gençler Erdoğan itibardan tasarruf olmaz diyerek saraylar yapmaya, her gün milyonlarca lira harcamaya, on tane özel jet uçağıyla dolaşmaya devam ederken, Türk halkı açlıkla boğuşuyor. Türk halkının açlıkla boğuştuğu fakr-u zaruret içinde yaşadığının en büyük kanıtı 2022 sonu itibariyle 30.5 milyon insanın sosyal yardım almak zorunda kalmasıyla ispatlanıyor. En az bazılarının çift sosyal yardım aldığını düşünürsek, en az 29 milyon insan bu ülkede sosyal yardım almadan yaşayamıyor. Üstelik fakirler, açlar bunlarla da sınırlı değil. Sosyal yardım alamayan ve çok az gelirle geçinmek zorunda, hayata tutunmak zorunda olan milyonlarca insanımız var. Yaklaşık 9.5 milyon insan SGK primini ödeyememiş. Küçük bir saray azınlığı ve yandaşları lale devrini yaşarken, dar gelirliler, emekliler adeta açlıkla boğuşurken, ekmek 9 lira, simit 10 lira, bir kilo et 700 lira olmuşken sarayda ejder meyveleri yenmeye devam ediliyor. Aylarca et yiyemeyen insanlarımız var. Et yiyebilenlerin büyük bir bölümü, bir kilo ete ulaşabilmek için uzun uzun sıralara girip beklemek zorunda kalıyorlar.
Barınma sorunu patlaması yaşanıyor. 13 milyon sığınmacı ve kaçağı bu ülkeye doldurdular. Kiralar patladı. Yabancılara ev satışı gerçekleştirdiler. Ev fiyatları kontrol dışına çıktı. Bu kira fiyatları artık memurların karşılayabileceği sınırları çoktan aştı. Hiçbir memur büyük bir şehirde yaşamak istemiyor. Ya da Fethiye’de yaşamak istemiyor. Alanya’da yaşayamıyor. Çünkü ödeyemiyor. Eskiden komünist Bulgaristan’da iki aile bir evi paylaşırlardı. Şimdi İstanbul’da polis aileleri, iki aile aynı evi paylaşıyor. Başka şehirlere, kasabalara geçinemediği için taşınanlar var. Eskiden insanlar ev almak için para biriktirirlerdi. Artık bu hayal oldu. Eskiden memur, işçi emekli olduğu zaman ikramiye alır. O ikramiyesiyle bir ev alır ve emekliliğini kira ödemeden kendi evinde yaşardı. Başını sokacak bir yeri olurdu. Şimdi artık bu mümkün değil.
Ülkemizde 16 milyondan fazla emekli, dul ve yetim var. Emekli, dul ve yetimler 7 bin 500 lira alıyorlar ayda. Hayatta kimseniz yok. Dulsunuz, yetimsiniz ve size 7 bin 500 lira veriliyor ve bununla da yaşa deniyor. Ya da 10 bin lira veriliyor emekliye. Bütün hayatı boyunca çalışmış, vergisini vermiş, bu ülkeye hizmet etmiş. Erdoğan dedi ki, bütçede para yok. Suriyelilere gelince var, Türklere gelince mi yok Erdoğan? Suriyelilere para bol Türkün esnafına yok, Türkün emeklisine yok, Türkün öğrencisine yok.
Türk halkı mağdurdur, Türk halkı mazlumdur, Türk halkı artık soyguna dur diyor. Evvelsi gün Macaristan Başbakanı Antalya’ya geldi. Orada bir platformda yaptığı konuşmada, ‘Erdoğan’a teşekkür ediyoruz. Erdoğan sığınmacıları, mültecileri Türkiye’de tutarak Avrupa’yı kurtardı’ dedi. Erdoğan Avrupa’yı mahvolmaktan kurtardı ama Türkiye’yi mahvetti. Ülkemizde kayıtlı 5 kayıtsız 2 milyon Suriyeli var. 2 milyon Afgan var. 2 milyon Afrikalı var. 11 milyon. 2 milyonda dünyanın değişik yerlerinden gelen insanlar evet 13 milyon. Arkadaşlar işgal ediliyor ülkemiz. Şimdi ilk kez duyacağınız bir şey söylüyorum; şimdi Afganlara ’da geçici sığınmacı hakkı vermek üzere İçişleri Bakanlığı’nda çalışma başlatmışlar. Bu seçimlerde Zafer Partisi’ne verilen her oy Türkiye’nin işgaline karşı yükseltilmiş bir ses olacak. Onun için hepinizden annenizi, babanızı, akrabalarınızı, arkadaşlarınızı bu işgale son vermek için ikna etmeye davet ediyorum.
Dün, AK Parti’nin öde gelenlerden birisi Metin Külünk bir Tweet atmış. Diyor ki, “düzensiz göçler bize silah olarak dönmek üzere. Dikkat etmek zorundayız. Osmanlı İmparatorluğu’nun tasfiye edilme sürecinde etnisitenin ve ırkçı hareketlerin önemli bir payı var.” Kedi besleyenler bilir. Kedi yavrusunun gözü 3 günde açılır. Bunların gözünün açılması 14 sene sürüyor. FETÖ’nün terör örgütü olduğunu anlamları 2002-2016. Bu göçlerin tehdit olduğunu anlamaları 2011-2024. Metin Bey aramıza hoş geldiniz. Biz rahat uyuyamıyorduk. Siz de bundan sonra rahat uyuyamayın. Metin Bey’i her şey bir yana, bu siyasi cesaretinden dolayı tebrik ediyorum. Çünkü birçok AK Partili yetkili benimle baş başa kaldıkları zaman diyorlar ki, ‘siz haklısınız’. Peki, benim bu söylediklerimi siz de AK Parti içinde söylüyor musunuz? Söylüyoruz. Ne diyorlar diyorum. Ümit Özdağ gibi konuşma diyorlar.
Oyunuzu AK Parti’yi iktidarda tutmaktan başka hiçbir şey yapmayan sarı muhalefete vererek heba etmeyin, boşa harcamayın. Şeyh Said’e vatan haini diyemeyenden Atatürkçü olmaz. Tunceli’ye gidip Dersimliler diyerek konuşandan Atatürkçü olmaz. Seyit Rıza’ya güzelleme yapanlardan Atatürkçü, Türk milliyetçisi olmaz. Atatürk çizgisinde Türk milliyetçiliğine sırt çevirip bölücülerle demlenenlerden Atatürkçü olmaz. 22 yıldır yenilmeye doymayanlardan Atatürkçü olmaz. Bodrum’da cennet koyunu Cengiz İnşaata peşkeş çekenlerden Atatürkçü olmaz ama CHP’nin Muğla Belediye Başkan Adayı olur.'' dedi.