Özel: Darbe ittifakı, bir sonraki cumhurbaşkanına darbe yapmaya çalışmaktadır
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yönelik soruşturmalar hakkında, "Ekrem İmamoğlu'na 5 ayrı davada 25 yıl hapsi isteniyor. 5 ayrı davadan 5 sefer siyasi yasak isteniyor. Belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz tutuklanıyor. Muhalefetin tüm muhalefet olanakları baskı altına alınmaya çalışılıyor. Sivil darbe girişimi CHP'ye karşı da kirli planın içinde" dedi.
Özel, "Darbe ittifakı, bir sonraki cumhurbaşkanına darbe yapmaya çalışmaktadır. Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanını darbe yoluyla ekarte etmeye çalışanlara karşı dimdik ayaktayız. Biz bu darbeye teslim olmayız. Ön seçim yapmayalım diye partimizin yönetimine göz dikenlere teslim olmayız" diye konuştu.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle
Önemli bir süreç, zorlu bir süreç. Ona dair söyleyeceklerim var ama unutturulmaması, gündemin bizi meşgul eden yanlarına kapılıp da asla seslendirmeden bırakılmaması gereken hususlar var. Boynumuza borç olan, namusumuza emanet olan işler var. Onlara değindikten sonra günün, bugünün ruhunu ve nerede olduğumuzu, nasıl duracağımızı, nereye yürüyeceğimizi tüm kamuoyuyla birlikte sizlerle birlikte paylaşacağım.
Bugün bu kadar memnuniyetsizlikte biz her şeyi iyi yapıyoruz, gidin gırtlağını sıkın sözü, nasıl suçu başkalarına attığı, sağlık emekçilerinin emeğini ve aslında bedenini de değersiz gördüğünün açık kanıtı olması açısından önemli.
Memlekette geriye düşmeyen, fakirleşmeyen kimse kalmadı. Eskinin orta direği yoksul, eskinin yoksulu ise derin yoksullukta. Mağdurların başında öğrenciler de geliyor. Eylül 2024'te üniversite öğrencisinin aylık yaşam maliyetinin 22 bin 922 lira olduğunu gösteriyor. 3 öğün beslenme ve barınma giderlerinin bir asgari ücreti aştığı bir ülkede yaşıyoruz. Son yıl okulunu donduranların sayısı, pandemide donduranların üzerine çıkmış durumda. Burada bir yoksulluk salgını ile karşı karşıyayız. Konu o kadar hazindir ki 2022'de evladını üniversitede okutacak kudreti kendinde gören 74 bin aile, 2023'te evladının boynunu bükmüş, memleketine geri dönmüştür. İŞKUR üzerinden haftalık çalışacaklara iş bulmak için bir program açılıyor. Mezun olan 100 gençten 20'sinin işsiz olduğu noktada, İŞKUR'un 69 bin kontenjana, 6 günde 250 bin başvuru yapıldı. Öğrencilerin nasıl bir yoksullukla, geçim sıkıntısıyla, barınma sorunuyla karşı karşıya olduğunun en net göstergesi. Bu öğrencilerin neredeyse tamamı da KYK kredisi almak durumunda olan, gelir durumu o noktada olan öğrenciler.
RAMAZAN KOLİSİ
İstiyor ki yargı tacizlerini konuşalım, bu meseleleri konuşmayalım. Yangın, yoksulluk konuşulmasın. Yenidoğan çetesi konuşulmasın. Milletvekillerinin doktorları hedef göstermesi konuşulmasın. Ramazan geliyor sayın Erdoğan. Açlar, tokların kendinin halinden anlamadığını gayet iyi biliyorlar. 20 yıl önceye gitmeyeceğiz. Sadece geçen sene. Bir ramazan kolisi, 8 temel ürün, ramazanda karnı doyuracak, orucu tutturacak, sahurda ve iftarda lazım olan 8 temel ürün. Ayçiçek yağı, bulgur, makarna, yoğurt, kıyma, un, pirinç ve çay. Geçen sene 950 liraydı, bu sene aynı markalar ve aynı satılan yerde 1610 lira. Artış yüzde 70. Oruca niyetlenen herkesin bu hesabı gözüne, vicdanına emanet ediyorum. Gidince baksınlar. Asgari ücretliye verilen yüzde 30 zam reva mı? Emekliye verdiği zam yüzde 40. 12 bin 500 liraya yüzde 15 daha koyup geçinin diyorlar.
"ASGARİ ÜCRET İLK KEZ 1 TAM ALTIN ALAMAZ DURUMDA"
Biz Tayyip Erdoğan'la sürekli birbirimizi takip ediyoruz. Ben takip ediyorum, o sıcak salonlarda atadıklarına kendini alkışlatıyor. O da beni takip ediyor. Sayın Özel, memleket memleket gezip kuyumcularda altın hesabı yapıyor diyor. Ben Manisa hariç 54 memlekete 213 ziyaret yapmışım 1 yılda. Tayyip Bey, deprem bölgesinde bile 1 ile gitmiş. Oysa ben onu konteynerlere çağırdım. Sonuna kadar altın hesabı yapacağım. Asgari ücret ilk 1951'de belirlenmiş. Bugüne kadar 74 sene geçmiş. Asgari ücret ilk kez bu sene 1 tam altın alamaz duruma gelmiş. Bugün cumhuriyet altını, kuyumculara sorulduğunda 23 bin 470 lira. Asgari ücret bunun altında. Ayşe teyzemle Mehmet amcama şikayet ediyorum. Tayyip Bey kızıyor diye altın hesabını bırak dedi diye bu hesapta bırakıyorum altın hesabını.
"BUGÜN EMEKLİ İKRAMİYESİ 4500 LİRA OLSA, 6 KİLO DANA KIYMA ALINIYOR"
Her emekliye 1 maaş tutarında ikramiye olmaz dediler, 7 Haziran'da meclis çoğunluğunu kaybettiler. Ardından 1 Kasım'da biz de vereceğiz dediler, 3 sene bu sözlerini unuttular. 2018 seçimlerine girerken 1000 lira yaptılar. Biz o zamana 1 asgari ücret olsun diye itiraz ediyorduk. O 1000 lira, 7 yılın sonunda hala 3000 lira. Şimdi yüzde 50 zam yapsa olacak 4500 lira. En fazla da yapacağı 4500 lira. 2018'de bizim zorumuzla verdiği 1000 lira 24 kilo kıyma alıyordu. Bugün 4500 lira yapsa, 6 kilo dana kıyma alıyor. O yüzden emeklilerin ikramiye beklentisi tartışmasını buradan okumakta fayda var. Bu fakirliğin, yoksulluğun temel nedeni ne? Dünyadaki bütün ekonomistler doğruyu şöyle söyler; ülkenin tuttuğu yol doğru değil.
Alarmla değil, kötü haber telefonları ile uyanmak artık muhalefetin tümünün ana gündemi. En son 1 milyonu aşan nüfusuyla Van Büyükşehir Belediyesi'ne bir kayyum daha atandı. Bugün sabah genel başkanları ile de konuştuğum EMEP'in, DİSK'in mensupları bir gerekçe ile, 5 sene önce bir konferansa davetlilermiş gitmişler, demokrasi konuşmuşlar, bugün onların her birisinin kapısına polis dayandı. Kayyum olarak atanan valiler, halkın iradesini bir kez daha yok sayarken, buna demokratik itirazlar gözaltılarla, tutukluluklarla cezalandırılıyor. CHP, bu hukuksuzluğa, kime kayyum atandığına bakmaksızın karşı çıkmaya devam ediyor. Adı Zafer Partisi de olsa DEM'li belediye de olsa, yarın başka bir parti de olsa, taban tabana zıt siyasetler de olsa bu iktidarın karşısındaki tüm muhalefete düşen şudur ki; kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz.
‘’ATTIKLARI HER ADIMA EŞLİK ETTİK’’
Gaziantep'te 11 fabrikada 3000 kadar işçinin eylemi, yemek-yol ücretlerinin ellerinden alınmasına isyanları, zam talepleri ve AK Partili vekilin fabrikasında, 'zenginliğimizi Allah verdi' diyen ama çalışanına vermeyenler ortada. BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen önce salındı ardından dün tekrar gözaltına alındı, hapse atıldı. Onun itiraz ettiği fabrika. Türkiye'nin iki büyük fast food zincirinin 7000 işçisi konkordato mağduru. Çalışma Bakanlığı bu işçileri yalnız bırakıyor. Çayırhanlı madenciler geçen sefer ertelettikleri, 20 yıl önce özelleştirilen, karlı kömür çıkarılıp elektrik yapılan bir işi devlete iade edildi. Bir mucize oldu demiştim. Şimdi onu tekrar kesmeye çalışıyorlar. Madenciler de buna itiraz ediyorlar. Attıkları her adıma eşlik ettik.
TARTIŞILAN SORUŞTURMALAR
Gazetecilere 4 yıldan 9'ar yıla kadar hapis cezaları talep edildi. Özgür basını susturabiliriz zannediyorlar. Bugün de aralarında 4 gazetecinin olduğu 52 kişi yeni bir şafak operasyonu ile sindirilmeye çalışılıyor. Erdoğan'ı defalarca yenmiş İBB Başkanı, bir tarafta muhalif olan tüm gazeteciler, TÜSİAD, herkes birden bu iktidarın baskısının altında ve sopasının hedefinde. Neler oluyor diye bakan ve bu olan bitene uzaktan bakıp da yaşananları görev vatandaşlarımıza söylemek isterim. Bir atasözü var: "Eğer ormandan aslan, zebra, ceylan, sırtlan, hep birlikte aynı yöne kaçıyorlarsa orman yanıyor demektir." Ormanı yakıyorlar, memleketimizi yakıyorlar, hep birlikte sahip çıkmak durumundayız.
HÜDA-PAR TEPKİSİ
Kürt sorununu HÜDA-PAR çizgisinde tartışıyorlar. O HÜDA-PAR ki kadına karşı şiddetin simgelendiği partidir. Bekar kadınları sahiplendirmek lazımdır diyen bir parti. Bayrağa, devlete, Atatürk'e karşıdır o HÜDA-PAR. HÜDA-PAR'a sesim yok ama Recep Tayyip Erdoğan'a söyleyecek bir sözüm var. Kimler, kimlerle beraber Tayyip Bey?
EKREM İMAMOĞLU'NA YÖNELİK SORUŞTURMALAR
Ekrem İmamoğlu'na 5 ayrı davada 25 yıl hapsi isteniyor. 5 ayrı davadan 5 sefer siyasi yasak isteniyor. Belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz tutuklanıyor. Muhalefetin tüm muhalefet olanakları baskı altına alınmaya çalışılıyor. Sivil darbe girişimi CHP'ye karşı da kirli planın içinde. Bir meczubun ifadesine karşı açılan davayı Ankara'ya yollayıp 1.5 yıl tutup kürsülerden bizi bu konuya çekmeye çalışıp orada biri tartışsa AKP'nin dahli olduğu gözükmeyecek, parti bunu yapmamış. Bunu tartıştırabilir hale gelince derhal soruşturmaya çağırmalar. Kongrenin kazanan ve kaybeden tarafları, bugün CHP'nin 81 ildeki temsilcileri olarak o kurultayın namusuna, onuruna kefiliz demeye geldiler. Birileri kongrede hiçbirimizin yanıma sokmadığı meczuplardan, bir takım deliller üretmeye çalışıyor. CHP'yi meşgul etmeye, güya kongresini iptal ettirmeye, yeniden kongre sürecinin içine sokup milletin gerçek sorunlarını söylememeye ve esas olarak içinde yürüttüğü kıymetli süreci durdurmaya çalışıyorlar. O süreç, yetkili organlarının bir araya gelerek hep birlikte cumhurbaşkanı adayını belirleme, bunu da 1 milyon 600 bin kişiyle yapmaya yönelik aldığı kararı, dün başlayan aday belirleme sürecini, 28'ine kadar kaydettiğimiz herkesin adaya oy vereceklerini bildiklerinden, 23 Mart'ta adayımızı da belirlemiş bir şekilde erken seçim sandığını en kararlı şekilde isteyeceğimizden, emekliye vermeyen, asgari ücretliye hakkını vermeyen bunlara karşı istediği gündeme değil, milletin gerçek gündemine, seçime ve iktidara odaklanacağımızdan, beni 4 kez yenen biri gelip beni 5. kez yenecek diyen birinin ve CHP'de herkes gerektiği yerde görev üstlenmeye ama bu baskı iktidarını değiştirmeye ant içtiler, karşılarında duramam deyip bir darbeye kalkışıyorlar. Bu darbe bugün bu iktidara yapılsa karşısında ben dururum. Darbe ittifakı, bir sonraki cumhurbaşkanına darbe yapmaya çalışmaktadır. Türkiye'nin bir sonraki cumhurbaşkanını darbe yoluyla ekarte etmeye çalışanlara karşı dimdik ayaktayız. Biz bu darbeye teslim olmayız. Ön seçim yapmayalım diye partimizin yönetimine göz dikenlere teslim olmayız. Varsa onların içeriden işbirlikçileri, Tayyip Erdoğan'ın çukuru sizin de yerinizdir. Biz biriz ve beraberiz. Bu partiyi, muhalefeti böldürtmeyiz. Darbeye karşı ayağa kalkan örgütümüzü alnından öpüyorum.
Kaynak: Haber Merkezi
