Dervişoğlu, 12 Eylül askeri darbesinin 44'üncü yılı dolayısıyla yaptığı açıklamada, şunları kaydetti:
“DÜŞMAN KEZZABIDIR”
"12 Eylül darbesi kan, ter, gözyaşı, sabır, ilim ve dua ile büyütülmüş akçabardağın köküne dökülmüş bir düşman kezzabıdır. Ancak bu topraklarda ayrık otu yetiştirmek isteyen herkes emin olsun ki büyük Türk milletinin iradesi her şeyden üstündür. 12 Eylül darbesinin yıl dönümünde kaybettiklerimizi rahmetle anıyor, buna vesile olanları lanetliyorum. Cenab-ı Allah milletimizi ve memleketimizi böylesi tehlikelerden korusun."
“BU POZ OLMASA 12 EYLÜL KAVRAYIŞIMIZ EKSİK KALIRDI”
MHP eski Genel Başkan Yardımcısı Atila Kaya’da 12 Eylül yıl dönümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Genelkurmay eski Başkanı ve Eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in yan yana olan fotoğrafını paylaşarak, “Bu poz olmasa 12 Eylül kavrayışımız eksik kalırdı. Kimler neden asılmış, kimler neden beslenmiş anca anlaşıldı. ABD destekli cuntanın asmayıp beslediği islamcıların lideri, Türk-Kürt-Arap federasyonu için çalışıyor. Dün beslenenler bugün görevde; Dün asılanlar bugün nerede?!” notunu düştü.
Milliyetçi camianın efsane ozanı Arif Şirin 12 Eylül'ü bir şiirinde şöyle anlatmıştı:
"Kaç yıl oldu 'Oniki Eylül' oldu olalı,
İdareyi bu beyler ele aldı alalı,
Senelerdir dinledik tantanayı mavalı
Ben 'Oniki Eylül'ün nesini seveceğim
Sevmediğim gibi de devamlı söveceğim."
"ASMAYALIM DA BESLEYELİM Mİ?"
12 Eylül 1980 darbesine giden süreçte, yaklaşık dört ay süren hazırlıklar yapıldı. "Bayrak Harekatı" kod adıyla bilinen darbe planı, 11 Temmuz 1980'de ordu komutanlarına verilen emirle harekete geçirilecekti. Ancak, Süleyman Demirel'in başbakanlığındaki hükümetin 2 Temmuz'da güvenoyu almasıyla plan ertelendi.
12 Eylül sabahı, Türkiye demokrasisine darbe vuracak plan uygulamaya konuldu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren ve diğer kuvvet komutanlarından oluşan Milli Güvenlik Konseyi, tüm yetkileri ele aldı. Anayasayı kaldıran darbeciler, TBMM'yi lağvederek antidemokratik faaliyetlerine hız verdi. Ülke genelinde sıkıyönetim ilan edilerek, sivil toplum kuruluşları kapatıldı ve siyasi liderler sürgüne gönderildi.
Darbeciler, insan hakları ihlalleri ve idam kararlarıyla hafızalara kazındı. 9 Ekim 1980'de sol görüşlü Necdet Adalı ve ülkücü Mustafa Pehlivanoğlu idam edildi. 17 yaşındaki Erdal Eren'in idam cezası, Yargıtay tarafından iki kez iptal edilmesine rağmen, yaşı büyütülerek infaz edildi. Kenan Evren'in "Asmayalım da besleyelim mi?" ifadesi, darbecilerin insan hakları ihlallerini gözler önüne serdi.
650 BİN KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Darbe sürecinde 650 bin kişi gözaltına alındı, 230 bin kişi yargılandı ve 50 kişi idam edildi. Binlerce gazeteci hapis cezasına çarptırıldı, 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı ve 30 bin kişi işinden edildi. Kültür ve sanat hayatı da hedef alınarak, yaklaşık bin film yasaklandı.
1982'de yapılan referandumla kabul edilen darbe anayasası, darbecilere ömür boyu dokunulmazlık sağladı. Ancak, 12 Eylül 2010 referandumuyla bu madde anayasadan çıkarıldı ve darbecilerin yargılanmasının önü açıldı. Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, 2014'te ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı, ancak temyiz sürecinde hayatlarını kaybettiler.
Haber: Selin Turşak / Haber Merkezi