Laboratuvar ortamında hayvan hücrelerinden üretilen yapay et, yani kültüre edilmiş et, gıda endüstrisinde devrim yaratma potansiyeli taşıyor.
Geleneksel hayvancılığın çevreye ve hayvan refahına yükünü azaltmayı vaat eden bu teknoloji, 2025 itibarıyla Singapur ve ABD gibi ülkelerde onaylanmış ürünlerle sınırlı satışlara başladı. Ancak, "yapay et sağlıklı mı?" sorusu, bilim insanları ve beslenme uzmanları arasında yoğun tartışmalara yol açtı.
FDA'nın onayladığı ürünlere göre, yapay et insan tüketimi için güvenli kabul ediliyor, fakat uzun vadeli sağlık etkileri ve besin kalitesi hala araştırıldı.
Yapay et, hayvanlardan alınan kök hücrelerin biyoreaktörlerde besin ortamında çoğaltılmasıyla elde edildi. Bu süreç, geleneksel etin kas, yağ ve bağ dokusunu taklit ediyor.
Upside Foods'un kıdemli iletişim uzmanı Brooke Whitney, şirketlerinin tavuk ürününün geleneksel tavuktan daha az kalori ve yağ içerdiğini belirterek, "Hedefimiz, besin profillerini iyileştirmek; örneğin doymuş yağları azaltmak veya omega-3 gibi sağlıklı yağları artırmak" dedi.
Benzer şekilde, UCLA Tıp Merkezi'nden kayıtlı diyetisyen Dana Hunnes, PhD, MPH, RD, yapay etin üretim ortamını ayarlayarak vitamin ve mineralleri zenginleştirme potansiyeli taşıdığını vurguladı:
"Besin değeri açısından geleneksel ete çok yakın, ancak kontaminasyon riski daha düşük."
BİLİMSEL ÇALIŞMALAR DA BU GÖRÜŞLERİ DESTEKLİYOR
Scientific Reports'ta yayınlanan bir metabolomik analiz, yapay etin ve geleneksel tavuğun genel metabolik profillerinin büyük ölçüde benzer olduğunu ortaya koydu.
Araştırmacılar, "Besin metabolizmasıyla ilişkili bazı metabolitlerde farklılıklar olsa da, bunlar toksisite riski oluşturmuyor" diye belirtti. Ancak, kültüre edilmiş etin mikrobiyal kontaminasyon riski düşük olsa da, hücre kültürü ortamındaki büyüme faktörleri ve hormonlar metabolizmayı etkileyebilir.
FAO ve WHO'nun uzman paneli raporu, 53 potansiyel tehlike tespit etti. Ağır metaller, mikroplastikler, alerjenler, kimyasal kontaminantlar, antibiyotikler ve prionlar gibi.
Raporda, "Hücre çoğaltma mekanizmalarındaki biyoaktif moleküller, metabolizma bozukluklarına veya kanser gelişimine yol açabilir" denildi. Bu, özellikle uzun vadeli tüketimde dikkat edilmesi gereken bir nokta.
BESİN DEĞERİ VE SAĞLIK FAYDALARI: GERÇEK Mİ, ABARTI MI?
Yapay etin besin değeri, geleneksel etle kıyaslandığında büyük ölçüde eşdeğer göründü.
Hayvansal proteinlerin yüksek kaliteli amino asitler, B12 vitamini, demir ve kolin içerdiği biliniyor. Yapay et de bu bileşenleri sağlayabildi.
Bir incelemede, "Yapay et, doymuş yağları azaltarak kalp sağlığını destekleyebilir ve omega-3 eklenerek iltihaplanmayı önleyebilir" denildi.
Harvard Stem Cell Institute'dan araştırmacılar, kök hücre mutasyonlarının (TP53 geni gibi) kanser riskini artırabileceğini, ancak genetik tarama ile önlenebileceğini belirtti.
Yine de, bazı uzmanlar temkinli. Center for Food Safety'den Jaydee Hanson, "Genetik olarak modifiye edilmiş hücre hatları, kanser benzeri özellikler taşıyabilir; uzun vadeli sağlık etkileri belirsiz" dedi.
ScienceDirect'te yayınlanan bir risk değerlendirmesi, "Yapay etin mikrobiyal ve kimyasal kontaminasyonları geleneksel ettekilere benzer, ancak üretim sürecindeki yenilikçi girdiler yeni riskler doğurabilir" diye uyardı.
Beslenme uzmanı Melissa Mitri, MS, RD, Verywell Health'e verdiği demeçte, "Antibiyotik kalıntıları ve katkı maddeleri daha az, ancak besin emilimi için daha fazla araştırma lazım" dedi.
Çevresel ve etik açılardan faydalı olsa da, sağlık açısından yapay etin "mucizevi" bir çözüm olmadığına dair görüşler ağırlıkta.
UC Davis'ten Derrick Risner, "Enerji yoğun üretim, karbon ayak izini artırabilir; besin kalitesi için farmasötik düzeyde saflaştırma gerekiyor" dedi.
FAO-WHO raporu, "Geleneksel et risklerini azaltıyor, ancak yeni tehlike kaynaklarını göz ardı etmemek şart" diye özetledi.
Gelecekteki Araştırmalar ve Tüketici EndişeleriYapay et endüstrisi, 3 milyardan fazla yatırım aldı ve 175'ten fazla şirket çalışıyor. Ancak, Good Food Institute'un raporuna göre, besin profili ve güvenlik için daha fazla veri paylaşımı şart. Tüketici kabulü de düşük: Bir ankette, katılımcıların %46'sı "doğal olmayan" buldu.
Uzmanlar, genotoksisite testleri ve nesiller arası çalışmalar önerdi. Yapay et geleneksel etin besin değerini büyük ölçüde koruyor ve bazı sağlık avantajları sunuyor, ancak FAO-WHO gibi kurumların tespit ettiği riskler nedeniyle dikkatli olunmalı.
Uzmanlar, "Daha fazla bilimsel kanıt olmadan, dengeli tüketim tavsiye edilir" dedi.
Haber: Gülsüm Hülya Sundu / Haber Merkezi