Metin KURT


Ekmeğin Peşinden Koşan Milletin Dramı

Ekmeğin Peşinden Koşan Milletin Dramı


Ekmeğin Peşinden Koşan Milletin Dramı

Bir sabah uyandınız, kahvaltı sofrasında mis gibi kokan taze ekmeğinizi bölüp çaya banacaksınız... Ama bir bakıyorsunuz, ekmeğin fiyatı yeniden zamlanmış! Daha geçen hafta cebinizden 8,5 TL eksiltirken, şimdi cebinizde 12,5 TL’lik bir boşluk oluşmuş. Aksaraylı vatandaşlar olarak soruyoruz: "Bu zam furyası ne zaman Aksaray’a uğrayacak?"

Gözümüz kulağımız artık fırıncıların açıklamalarında. Fırıncılar Odası başkanı açıklama yapacak mı? "Buğdaya zam geldi, un fiyatları fırladı" diyecek mi? Yoksa doğrudan fiyat tabelalarını değiştirip gerçeği fırının camında mı öğreneceğiz? Kimi vatandaş şimdiden ekmeği stoklamaya başladı bile. Malum, ekmek bayatlar ama ekonomi taze kalmıyor.

Bazıları ekmek yerine çörek veya simide yönelme stratejileri geliştirse de, simidin de 10 TL’yi aştığı bir dönemde alternatifler de pek ekonomik durmuyor. Ekmeğin fiyatı yükseldikçe, mideye inen lokmalar küçülüyor, sofralarda kahvaltının yıldızı ekmek değil, artık "ekmeğe bakış" oluyor.

Zam haberleri arasında memleketin ruh hali de değişiyor. Eskiden "Kuru ekmek bile yesek yeter" diyerek moral bulurduk, şimdi ise "Kuru ekmek lüks oldu" diyoruz. Herkesin gözleri fırın tabelalarına kilitlenmiş durumda. Şaka gibi ama gerçek: Ekonomik kriz, halkın cebine sığmayan ekmeklerle kendini hissettiriyor.

Belki de gelecekte evde ekmek yapma kursları patlayacak. Fırıncılar zam açıklamaları yerine ekmek tarifleri vermeye başlayacak. Çünkü görünen o ki, ekmek fiyatlarına gelen her zam, sadece midelerimizi değil, hayallerimizi de ufaltıyor. Aksaraylılar olarak tek temennimiz, fırınlarda fiyat etiketi değişirken en azından "hayat pahalılığı" kavramının raflarda biraz dinlenmesi...

Ama kim bilir? Belki bir sabah uyanırız ve ekmek fiyatları geri çekilir... Yok canım, şaka yapıyorum. O kadar da hayalperest olmayalım!