Peygamberimize Yapılan Saygısızlık Affedilemez: Özgürlük Maskesi Altında Nefretin Sanata Dönüşmesi
Leman Dergisi’nde yer alan karikatür büyük tepki çekti. Toplumsal değerlerle dalga geçen bu tür yayınların ifade özgürlüğü kılıfıyla meşrulaştırılması kabul edilemez.
Ey yüce Peygamber…
Senin hürmetine yaratıldı tüm âlemler.
Elbet cezasız kalmaz bu alçak filmler, karikatürler…
Son günlerde Leman Dergisi’nde yayımlanan karikatür, sadece inanç sahiplerinin değil, tüm sağduyu sahibi bireylerin vicdanını derinden yaraladı. Hz. Muhammed’e yönelik bu edep dışı ve provokatif yayın, sözde "mizah" maskesi taksa da, gerçekte toplumsal barışı ve dini değerleri hedef alan bir nefret eylemidir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin temel değerlerinden biri olan inanç özgürlüğü, hiçbir zaman kutsallara hakaret etme özgürlüğü değildir. Leman Dergisi gibi yayın organlarının, halkın dini ve manevi duygularını hedef alarak kendilerine reklam ve okur kazandırma çabası, basın etiğiyle bağdaşmadığı gibi, ifade özgürlüğü sınırlarını da aşmaktadır.
İfade özgürlüğü, başka birinin kutsalına küfre dönüştüğünde, orada artık özgürlükten değil, tahrikten söz edilir. Aynı saygıyı başka inançlara, kimliklere ve sembollere göstermede aşırı hassas olan bazı kesimlerin, konu İslam olduğunda suskun kalması ise, çifte standardın en açık örneğidir.
Bu olay yalnızca ulusal düzeyde değil, uluslararası kamuoyunda da yankı bulmalı; İslam karşıtlığı adı konmamış bir ırkçılık biçimi olarak görülmelidir. Bu tür karikatürler ve yayınlar, Paris’teki Charlie Hebdo örneğinde olduğu gibi, sadece bireyleri değil, toplulukları da birbirine düşürme potansiyeline sahiptir.
Özellikle genç nesillerimizin inançlarına hakaretin sanat ya da ifade özgürlüğü sanılması tehlikesi, eğitim camiası olarak bizleri daha da duyarlı olmaya sevk etmeli. Dini değerlerimize saldıran bu tür içerikler yalnızca Müslümanlara değil, insanlık onuruna yapılmış bir saldırıdır.
Hukuki süreç başlatılmalı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Basın Konseyi ve RTÜK gibi kurumlar bu konuya acilen el atmalıdır. Sivil toplum kuruluşları da sessiz kalmamalı, bu tür nefret içeriklerinin yayınlanmaması için organize bir duruş sergilemelidir.
Unutulmamalıdır ki, Peygamber Efendimize gösterilen saygı, sadece bir dini vecibe değil, bu toprakların kültürel ve tarihsel mirasına da saygının bir gereğidir. Bu alçakça yayınlar karşısında sessiz kalmak, suça ortak olmaktır.
Bu ülkenin bir evladı, bir eğitimci ve bir mühendis olarak sesleniyorum:
İnancımıza, kültürümüze ve değerlerimize sahip çıkalım.
Özgürlüğün karikatürleşmesine, hakaretin sanat kisvesiyle sunulmasına asla izin vermeyelim.
Yalçın Çelik – Teknik Öğretmen, Mekatronik Yüksek Mühendisi
